Ana içeriğe atla

Yeni Yılla Gelen...

 

Hepimiz kararlar veririz yeni yıla girerken. "Rejime başlayacağım", "sigarayı bırakacağım", "yabancı dil öğreneceğim" vs. vs... Haliyle ben de bazı kararlar verdim. Çok keskin şeyler değil aslında. Yapılabilitesi yüksek şeyler. Mesela evdeki öğünlerimi düzelttim ki son bir kaç yıldır evde yemek yapma konusunda çok tembel davranıyordum. Şimdi en azından her öğünüme eşlik eden güzel salatalar var. Geçen gün ne bulursam kattığım salatanın içine nar bile ekledim ki benim için bir üst seviyedir. Tamamdır oldum ben :p

Bunun yanında bir kararım da uzun zamandır ara verdiğim platese başlamaktı. Yılbaşı hafta ortasına geldiği için bu işi hafta sonuna ertelemiştim (bahaneler, bahaneler...). Neyse bu hafta platese de başladım. Nefes egzersizlerini nasıl unuttuysam artık, ilk yaptığımda başım döndü :)



Bu yıl içinde yapmak istediğim şeylerden birisi de ilgi alanımla ilgili bir kursa başlamak. Resim olur, fotoğrafçılık olur, sinema olur, hatta hatta tenis bile olabilir. Araştırıyorum ve koşulların uygun hale gelmesini bekliyorum. Hadi bakalım...



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sünger Bob ve Patrick... :)

Bir taş boyama daha tamamlandı. Hem zaman güzel geçti hem de minik bir kalp mutlu edildi (yani umarım...). :)))

Telgrafın Tellerine Kuşlar mı Konar ?

Üçüncü etamin işimi de bitirdim. Aslında örnek aldığım fotoğrafta bu kuşlar 4 tane idi ve kalp şeklinde kuyrukları vardı. Ancak hem benim kasnağıma sığmadığı, hem de fazla kalabalık durduğu için ben biraz değiştirdim. Ha bir de göbekleri beyazdı, ben kendi renklerinin açık tonlarını tercih ettim. Bu hali bence daha güzel oldu. Son bir adım kaldı. O da çerçeveletmek. Noel Babayı da henüz çerçeveletmedim. Çerçeveciyi ihya edeceğim bu gidişle. Puzzle, etamin derken bir sürü şeyi biriktirdim çerçeveletmek üzere.  Şimdiki projem bir doğum günü hediyesi :) Hadi bakalım. Bir işe başlamak, o işin yarısıdır derler...  Güm güm...   Göbekleri de doldurduk mu, tamamdır...  Favorim...

Sid' in İntikamı...

Nasıl ki Star Wars serisinin en dramatik ama en sevdiğim bölümü "Revenge of the Sith" ise, şimdiye kadar yaptığım en zor kanaviçe de bu oldu ( Cümleyi toparlayana bir yastık hediye edeceğim :)) ) . Kısaca anlatmak istiyorum hikayesini.... Her şey arkadaşıma doğum günü hediyesi projemle başladı. Ona bir şeyler işlemek istiyordum ama sevdiği bir şey olsun diye düşündüğümden ağzını aramaya başladım. Bir muhabbetin ortasında,  Ice Age' deki Sid' i çok sevdiğini öğrendim. Tamamdır dedim, Sid' i işleyeceğim. Oturdum bilgisayar başına Sid şablonu arıyorum. Kesin vardır diye de anlamsız bir özgüvenim var. Ama yok, yani istediğim gibi yok. Ya küçük ya da aradığım gibi değil.  Tabii ben ümitsizliğe kapıldım ve başka bir şey yapayım bari girişimlerine başladım ama aklım kaldı Sid'de. İçimdeki "yapabilseydim çok güzel olacaktı" sesleri baskın çıktı ve şablonunu kendim çıkarmaya karar verdim   Önce bir Sid fotoğrafı buldum. Sonra onu