Ana içeriğe atla

Frankenstein



Bazı eserler vardı okumak istediğim. Frankenstein, Moby Dick, Don Quijote, Dr. Jekyll ve Bay Hyde, Jules Verne Serileri gibi. Karantinadan önce kütüphaneden Frankenstein'i almıştım. Bilseydim böyle olacağını yukarıdaki eserlerin hepsini alırdım :))). Ama bu kitabı da geç de olsa alıp okuduğum için çok mutluyum. 


Öncelikle kitabın ortaya çıkış hikayesi nefis. Çok da imrendim, hayranlık duydum Mary Shelley'e. 20 yaşında bir kadın, yağmurlu bir günde, arkadaş ortamı ile korku hikayeleri anlatma oyunu oynamaya başlıyor ve Frankenstein doğuyor.


Nefis bir kitap. Nasıl naif insan duyguları, cümleler, betimlemeler, hayal gücü anlatamam... Çok iyi kitap çok. Sonrasında netten Frankenstein çizimleri bulup çizdim hatta. Öyle gaza geldim :). Neden klasik bir eser çok daha iyi anladım ve yukarıdaki kitapları okumak için daha da motive oldum. Tam da bu günler içinde geçerli olan, kitapta sevdiğim bir cümle ile bitireyim postu... "Sabit bir hedeften başka bir şey aklın sakinleşmesine katkıda bulunamaz"...







Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sünger Bob ve Patrick... :)

Bir taş boyama daha tamamlandı. Hem zaman güzel geçti hem de minik bir kalp mutlu edildi (yani umarım...). :)))

Telgrafın Tellerine Kuşlar mı Konar ?

Üçüncü etamin işimi de bitirdim. Aslında örnek aldığım fotoğrafta bu kuşlar 4 tane idi ve kalp şeklinde kuyrukları vardı. Ancak hem benim kasnağıma sığmadığı, hem de fazla kalabalık durduğu için ben biraz değiştirdim. Ha bir de göbekleri beyazdı, ben kendi renklerinin açık tonlarını tercih ettim. Bu hali bence daha güzel oldu. Son bir adım kaldı. O da çerçeveletmek. Noel Babayı da henüz çerçeveletmedim. Çerçeveciyi ihya edeceğim bu gidişle. Puzzle, etamin derken bir sürü şeyi biriktirdim çerçeveletmek üzere.  Şimdiki projem bir doğum günü hediyesi :) Hadi bakalım. Bir işe başlamak, o işin yarısıdır derler...  Güm güm...   Göbekleri de doldurduk mu, tamamdır...  Favorim...

Sid' in İntikamı...

Nasıl ki Star Wars serisinin en dramatik ama en sevdiğim bölümü "Revenge of the Sith" ise, şimdiye kadar yaptığım en zor kanaviçe de bu oldu ( Cümleyi toparlayana bir yastık hediye edeceğim :)) ) . Kısaca anlatmak istiyorum hikayesini.... Her şey arkadaşıma doğum günü hediyesi projemle başladı. Ona bir şeyler işlemek istiyordum ama sevdiği bir şey olsun diye düşündüğümden ağzını aramaya başladım. Bir muhabbetin ortasında,  Ice Age' deki Sid' i çok sevdiğini öğrendim. Tamamdır dedim, Sid' i işleyeceğim. Oturdum bilgisayar başına Sid şablonu arıyorum. Kesin vardır diye de anlamsız bir özgüvenim var. Ama yok, yani istediğim gibi yok. Ya küçük ya da aradığım gibi değil.  Tabii ben ümitsizliğe kapıldım ve başka bir şey yapayım bari girişimlerine başladım ama aklım kaldı Sid'de. İçimdeki "yapabilseydim çok güzel olacaktı" sesleri baskın çıktı ve şablonunu kendim çıkarmaya karar verdim   Önce bir Sid fotoğrafı buldum. Sonra onu