Ana içeriğe atla

Southern Reach Üçlemesi...


Her şey Annihilation filmini izlememle başladı. Yönetmeni olan Alex Garland'ı bildiğim için basit bir bilim kurgu beklemiyordum ama yine de çok farklı bir film çıktı karşıma. Bir şey demek istiyordu film ama ne?.. Onu tam çözemiyordum. Farklıydı... Ve film sonu açık bir şekilde bitmişti. Biraz araştırdım ve kitap uyarlaması olduğunu öğrendim. Üç kitaptan oluşan Southern Reach Üclemesi... Yok Oluş, Yetki ve Kabulleniş isimli üç kitaptan oluşuyor. 

Kitabın yazarı Jeff VanderMeer inanilmaz bir hayal gücüne sahip. Doğa ile yüksek bir empati söz konusu kitapta. Gizemli bir olayla başlıyor, gizemler sonuna kadar devam ediyor. Doğanın, günümüz insan dominant yapıyı yeniden ele geçirmesini konu alıyor. Bunu da bilim kurgu üzerinden anlatıyor bize.  Kurgusu çok farklı ama kişisel analizler inanılmaz başarılı. Derin, kaygısı olan, karışık ve herkese hitap etmeyecek bir seri. Ben çok sevdim. Ne anlattığını çok da anlatamıyorum aslında. Öyle bir seri. Hissedilmesi gerek.




Aşağıya bazı cümleler bırakıyorum. Siz karar verin sizlik mi... Degil mi?

"...Ve öyleymiş gibi davranmak çoğunlukla taklit ettiğiniz şeyin kabul edilebilir bir kopyası olmanıza yol açar, tam olmasa bile."

"Daha önce hiçbir düzen onu oluşturan varlıklar olmadan hayatta kalma konusunda bu kadar becerikli olmamıştır."

"Bir daire, bir kareye baktığında kötü çizilmiş bir kare görürmüş."




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sünger Bob ve Patrick... :)

Bir taş boyama daha tamamlandı. Hem zaman güzel geçti hem de minik bir kalp mutlu edildi (yani umarım...). :)))

Telgrafın Tellerine Kuşlar mı Konar ?

Üçüncü etamin işimi de bitirdim. Aslında örnek aldığım fotoğrafta bu kuşlar 4 tane idi ve kalp şeklinde kuyrukları vardı. Ancak hem benim kasnağıma sığmadığı, hem de fazla kalabalık durduğu için ben biraz değiştirdim. Ha bir de göbekleri beyazdı, ben kendi renklerinin açık tonlarını tercih ettim. Bu hali bence daha güzel oldu. Son bir adım kaldı. O da çerçeveletmek. Noel Babayı da henüz çerçeveletmedim. Çerçeveciyi ihya edeceğim bu gidişle. Puzzle, etamin derken bir sürü şeyi biriktirdim çerçeveletmek üzere.  Şimdiki projem bir doğum günü hediyesi :) Hadi bakalım. Bir işe başlamak, o işin yarısıdır derler...  Güm güm...   Göbekleri de doldurduk mu, tamamdır...  Favorim...

Sid' in İntikamı...

Nasıl ki Star Wars serisinin en dramatik ama en sevdiğim bölümü "Revenge of the Sith" ise, şimdiye kadar yaptığım en zor kanaviçe de bu oldu ( Cümleyi toparlayana bir yastık hediye edeceğim :)) ) . Kısaca anlatmak istiyorum hikayesini.... Her şey arkadaşıma doğum günü hediyesi projemle başladı. Ona bir şeyler işlemek istiyordum ama sevdiği bir şey olsun diye düşündüğümden ağzını aramaya başladım. Bir muhabbetin ortasında,  Ice Age' deki Sid' i çok sevdiğini öğrendim. Tamamdır dedim, Sid' i işleyeceğim. Oturdum bilgisayar başına Sid şablonu arıyorum. Kesin vardır diye de anlamsız bir özgüvenim var. Ama yok, yani istediğim gibi yok. Ya küçük ya da aradığım gibi değil.  Tabii ben ümitsizliğe kapıldım ve başka bir şey yapayım bari girişimlerine başladım ama aklım kaldı Sid'de. İçimdeki "yapabilseydim çok güzel olacaktı" sesleri baskın çıktı ve şablonunu kendim çıkarmaya karar verdim   Önce bir Sid fotoğrafı buldum. Sonra onu