Bu hafta sonu, 23 Nisan' ı da fırsat bilip Antalya' ya gittim. Aile hasreti gidermek, güzel havaları içime içime çekmek ve en önemlisi iki yaşında bir çocuğun enerjisi ile beslenmek çok çok iyi geldi. Sevgili yeğenim...Nehir...
Onunla uçurtma tecrübemiz tam bir fiyaskoydu ama ne güzel ki çocuklarda bu tabir yok. Onlar sadece denemekten, koşturmaktan bile çok çok memnunlar :)
Her gidişimde yaptığım gibi bu gidişimde de evdeki ufak tefek değişiklikleri tespit etme oyunu oynadık. Ama annemin köşedeki menekşeleri görülmeyecek gibi değildi. Yıllar önce bir sürü menekşesi vardı annemin. Sonra O'nun deyimi ile küstürmüştü tüm menekşeleri ve uzun zamandır evde menekşe yetiştirmiyordu. Bu yıl tekrar başlamış. Çok mutlu oldum.
Deniz kenarında kısa bir yürüyüş bu tatilin olmazsa olmazı idi. Ben hava değişimine güvenemeyip kazak ile gezerken, yanımdan yarı çıplak insanların geçmesi bir tuhaf hissettirdi. Yine de sezon tam olarak açılmış değildi.
Benim Antalya' ya kaçışlarımın değişmez bir parçası da dalından meyve yemek. Bu kez hedefimizde bahçemizdeki kara dut vardı. Evet bence de o gün Nehir' e beyaz giydirmemeliydik :))
Tabii ki bu posta bir de yol fotoğrafı eklemeliyim. Bu kez bir farklılık yapıp camdan ve seyir halinde değil de arabadan inip çektim bu fotoğrafı zira yolda bir saat kadar bekledik. Sebebi de yol çalışması. Memleketimden insan manzaraları, aktif bir yolda ne diye çalışma yaparsın hele hele tatil dönüşü değil mi?
Böylesi sade ama güzel bir kaç günden sonra ofise dönünce masamın üzerinde Yeni Gine çiçeği görmek neşeme neşe kattı...
Onunla uçurtma tecrübemiz tam bir fiyaskoydu ama ne güzel ki çocuklarda bu tabir yok. Onlar sadece denemekten, koşturmaktan bile çok çok memnunlar :)
Her gidişimde yaptığım gibi bu gidişimde de evdeki ufak tefek değişiklikleri tespit etme oyunu oynadık. Ama annemin köşedeki menekşeleri görülmeyecek gibi değildi. Yıllar önce bir sürü menekşesi vardı annemin. Sonra O'nun deyimi ile küstürmüştü tüm menekşeleri ve uzun zamandır evde menekşe yetiştirmiyordu. Bu yıl tekrar başlamış. Çok mutlu oldum.
Deniz kenarında kısa bir yürüyüş bu tatilin olmazsa olmazı idi. Ben hava değişimine güvenemeyip kazak ile gezerken, yanımdan yarı çıplak insanların geçmesi bir tuhaf hissettirdi. Yine de sezon tam olarak açılmış değildi.
Benim Antalya' ya kaçışlarımın değişmez bir parçası da dalından meyve yemek. Bu kez hedefimizde bahçemizdeki kara dut vardı. Evet bence de o gün Nehir' e beyaz giydirmemeliydik :))
Tabii ki bu posta bir de yol fotoğrafı eklemeliyim. Bu kez bir farklılık yapıp camdan ve seyir halinde değil de arabadan inip çektim bu fotoğrafı zira yolda bir saat kadar bekledik. Sebebi de yol çalışması. Memleketimden insan manzaraları, aktif bir yolda ne diye çalışma yaparsın hele hele tatil dönüşü değil mi?
Böylesi sade ama güzel bir kaç günden sonra ofise dönünce masamın üzerinde Yeni Gine çiçeği görmek neşeme neşe kattı...
Yorumlar
Yorum Gönder